Yazıcıoğlu: Bazı kafalar virüslü
04 Mayıs 2003
Türkiye'nin zaman zaman "siyasi kriz" ortamına itilmek istenmesine en "sivri" çıkış yine Vali Recep Yazıcıoğlu'ndan geldi. Denizli Valisi Yazıcıoğlu, "Bazı kafalar virüslü. Sağlıklı düşünemiyorlar" dedi.
Denizli Valisi Recep Yazıcıoğlu, yapay gerginliklerle Türkiye'yi kriz ortamına sürükleme girişimlerini kendi üslubuyla değerlendirirken, "Bazı kafalar virüslü. Önce o kafaların bu virüslerden arınması lazım. Herkes birilerine bir şeyi dayatmamamalı" dedi.
2.5 ay önce Denizli'ye vali olarak atanan Yazıcıoğlu, uygulamaları, aydın bir kişi olarak yaptığı eleştiri ve değerlendirmeler nedeniyle hep gündemde kaldı. Yeni görevinde kısa süre geçmesine rağmen yaptığı icraatlarla yine gündeme çıkan Yazıcıoğlu, gündemi ve yaptıklarını Yeni Şafak'a anlattı.
Siyah-beyaz yaklaşım yanlış
Ankara'da neden krizler bitmiyor. Ankara'da yaşananları nasıl görüyorsunuz?
Türkiye'nin daha doğrusu Ortadoğu'nun talihsizliği siyah-beyaz yaklaşımıdır. Bu siyah-beyaz yaklaşımından kurtulmamız lazım. Mutlak doğrular, mutlak yanlışlar... Dost-düşman... Önce birey olarak bunlardan kurtulmamız lazım. Ekstremlerden kurtulmak gerek. Tınaz Titiz'in güzel bir tesbiti var; kafamız virüslerle dolu. Kinler, nefretler, ideolojiler... Kafayı doldurmak kolay, boşaltmak zordur. Kafayı boşaltmamız, virüslerden kurtulmamız lazım. Birey olarak demokrat olunca ülkeye de demokrasi gelir. Herkesin birilerine bir şeyi dayatmaması lazım. Toleransı ve dialogu esas alan bir yaşam biçimine transfer olmalıyız.
Merkez'in ve Yerel'in önceliği farklı
Hükümetin hazırladığı Kamu Yönetimi Reformu ile belediye-vali ilişkilerine kadar bir dizi değişiklik getiriliyor.
Kamu Yönetim Reformu ile yıllardır yapılamayan bir devrim gerçekleştiriliyor. Radikal bir değişikliğin arefesinde olduğumuz görülüyor. Şimdi yerelleşme sözkonusu, öncelikler iyi belirlenecek. Şimdi Denizli'de 800 kişiye 40 trilyona cezaevi yapılıyor. 40 trilyon ile biz burada normal öğretimi yakalarız. Denizli'nin önceliği üç yıldızlı cezaevi yapmak mıdır? Demek ki bu sistem öncelikleri belirleyemiyor. Biz hâlâ A'dan Z'ye kadar başkente yazıyoruz. Gelmesi de mümkün değil.
Protokolde seçilmiş-atanmış tartışması çıkar mı?
Vali-belediye başkanı dengesi iyi kurulursa uzun vadeli bir sistem oluşur. İl, belediye, merkez nerede duracak? Kaynak ve görev dağılımı iyi yapılmalı. "Protokolde belediye başkanı valinin önünde olsun" diyenler var. Valiler atanmış değildir. Halk hükümeti seçer, hükümet valiyi seçer. Valiyi atanmış kabul etmek yanlıştır. Eskiden belediye başkanlarını halkın seçtiği Meclis seçerdi.
Alkolde vidalar gevşemiş, ülke 'TEKEListan' olmuş
İçkili yerler ve gazinolara sıkı denetim uyguladınız; bar sahiplerine "alkollü müşteriyi eve bırakma" şartı getirdiniz. Hedefiniz ne?
Vasıflar Yönetmeliği diye bir yönetmelik var. Yani lokanta, gazino, içkili-içkisiz yerin standardı var. Bu standartları tutturalım istiyoruz. Bar gazino adı altında çetevari kadın pazarlanan yerler var. Özellikle Pamukkale'de yabancı kadın pazarlanıyordu. Açık ve aleni. Çok işlem yapılmış onlar hakkında. Onları kökten kazıttık. 2 bin nüfuslu kasaba var, 2-3 tane gazino açılmış. Olaylar çıkıyor; Adliyenin baş müşterileri bunlar. Aydın'da da böyle idi. O zaman bunları defettik. Adliyeciler, 'Bizim müşteriler 'bıcak gibi kesildi' dediler.
Sarhoş olan bir kişi suç işlerse alkol aldığı yer sorumludur. TCK'da bu var. Pek uygulaması olmadığı için bilinmiyor. Kendini bilemeyecek durumda olan birini sokağa bırakmayacaksınız. Onu eve servis yapacaksınız, bunu ruhsat şartına koyuyoruz. 18 yaşın altında alkol satmak yasak ama memleket Tekelistan'a dönmüş. Her yerde tekel bayii... Başıbozukluk var, vidalar biraz gevşemiş. Ama biz Yeşilaycıyız diye bütün kainati Yeşilaycı yapacak değiliz.
Denizli okul ve yol bekliyor
Denizli sanayi şehri. Ciddi bir sorun var mı?
Yıllardır bir şeyin hayalini kurardım; yurtdışına gidince şehirlerde onlarca fabrikayı görünce niye bizde olmasın derdim. Şimdi burada fabrika cennetine düştüm. 1000 yakın şirket, fabrika var. Yarısı tekstille uğraşıyor ve yüzde 80 ürün yurtdışına ihracaat ediliyor. Bu nedenle Denizli krizi en az zararla atlattı. Müthiş bir girişimcilik ruhu, sanayi ve ihracaat kültürü var burada. Eğitimde ciddi sıkıntılar var. 5 bine yakın derslik var. 4/1'ini özel sektör yaptı. Şu anda bizim 50 okula ihtiyacımız var. Çünkü 60 kişilik sınıflar var; ikili öğretime rağmen. Sağlık alt yapısı hiç yok. En önemli sorun da alt yapı. Duble yol projesi çok önemli.
Kaynak:
https://www.yenisafak.com/gundem/bazi-kafalar-viruslu-2674583
0 yorum:
Yorum Gönder