UNUTULMAYAN VALİ RECEP YAZICIOĞLU ARAŞTIRMALARI (1967-2003)

Ziyaretçi

"BAĞIŞ YAPARAK ARAŞTIRMALARA VE İÇERİĞE" DESTEK OLMAK İÇİN TIKLAYINIZ.

31 Ekim 2020 Cumartesi

Yazıcıoğlu: "Bordromdan utanıyorum"

 

Yazıcıoğlu: "Bordromdan utanıyorum"

Aydın Valisi Recep Yazıcıoğlu, "Ben 3.5 milyon lira maaş alırken, aynı bordrodan 500 bin lira maaş alanlar var" dedi.


Share:

KÖPRÜ'DE DUYGUSAL BULUŞMA


KÖPRÜ'DE DUYGUSAL BULUŞMA

ARKA
PLAN

MERHUM RECEP YAZICIOĞLU'NUN HAYTINDAN KESİTLERİ EKRANA TAŞIYAN "KÖPRÜ"NÜN OYUNCULARIYLA "SÜPER VALİ"NİN EŞİ VE ÇOCUĞU İLK KEZ BİR ARAYA GELDİ. ESKİŞEHİR'DEKİ BÜYÜK BULUŞMAYI MİLLİYET TELEVİZYON ADIM ADIM İZLEDİ.


 

Share:

10 günde yapıldı, 5 aydır bekliyor


10 günde yapıldı, 5 aydır bekliyor

Vali Recep Yazıcıoğlu'nun ölümünden önce sadece 10 günde yapılan prefabrik okul, sıralar bir türlü gönderilmediği için aylardır açılamıyor.


 

Share:

Köprü Dizisinin Afişi


 Köprü Dizisinin Afişi

Share:

Erdal Beşikçioğlu: Yazıcıoğlu ile ruh ikizi gibiyiz.



Erdal Beşikçioğlu:
 Yazıcıoğlu ile ruh ikizi gibiyiz.

"Köprü" dizisinde "Süper Vali"yi canlandıran Erdal Beşikçioğlu, "Recep Yazıcıoğlu rolü kılıf gibi üstüme uydu, "Köprü" dizisi de kahramanı gibi halka mal oldu" dedi.

 

Share:

Erdal Beşikçioğlu: Bu rol için çok iyi hazırlandım.

 Erdal Beşikçioğlu: Bu rol için çok iyi hazırlandım.

Köprü'de "Süper Vali"yi canlandıran Beşikçioğlu, "Günlerce Recep Yazıcıoğlu'nun TV'deki konuşmalarının CD'lerini izledim, anılarını da başucu kitabı yaptım."



Share:

30 Ekim 2020 Cuma

RECEP YAZICIOĞLU İLE SÖYLEŞİ: ÇİFT SURATLI VALİ

 
RECEP YAZICIOĞLU İLE SÖYLEŞİ: ÇİFT SURATLI VALİ

MAKAMINDA SERT VE YASAKÇI... KONUŞMALARI TEPKİ YARATIYOR... HEP ÖYLE Mİ ACABA?..

ÇİFT SURATLI VALİ

Eski Tokat, şimdiki Aydın Valisi Recep Yazıcıoğlu'nun öteki yüzü çok değişik. Hüngür hüngür ağlıyor. Evinde oğlu ile  güreşiyor. Eşiyle geçimi konusunda, "Evde demokrasi var. Biz bir söylersek hanım iki söyler. Kimse kimseye mutlak itaat içinde değildir." diyor.

"KADINLAR YEREL YÖNETİMLERE GELMELİ"

Kadınların yerel yönetimlerde daha başarılı olacağını söyleyen Recep Yazıcıoğlu, kendisi gibi bir insan diye tanımladığı eşi Merhem Hanım ve küçük oğlu Mehmet'le birlikte mutlu aile tablosunu tamamlıyor. 

Söyleşi: Elvan Feyzioğlu

Olumlu ya da olumsuz verdiği görüntüleriyle, aldığı övgüler ve eleştirilerle değişik zamanlarda değişik biçimlerde gündemin ön sıralarında yer almasıyla tanınan bir vali var Türkiye'de...

Anımsayacaksınız, Tokat'ta sigara yasağı koydu diye "Dördüncü Murat"a benzetilmiş, adı "Yasakçı Vali"ye çıkmıştı. Yaptığı işlerle kimi zaman "Dinamik Vali" diye anılmıştı. Geçtiğimiz haftalarda ise, bu sözünün uyandırdığı tepkiyle vitrindeydi. Kısacası ilginç bir kişiydi, eski Tokat, yeni Aydın Valisi Recep Yazıcıoğlu.

İşte, bu değişik görüntüler veren valinin gerçek yüzünü kendi ağzından dinleyelim:

-"İki tane Recep Yazıcıoğlu var. Birisi bizi hiç tanımayanların haberlerle, mesajlarla kafalarında yarattığı Recep Yazıcıoğlu, ikincisi bizimle yüz yüze konuşup yakın mesafede çalışanların tanıdığı Recep Yazıcıoğlu. 

Birincisi, katı yasakçı, kuralcı, içki ve sigara yasağı peşinde koşan, Dördüncü Murat unvanını hak eden, sırf basında yer alsın diye arasıra çıkışlar yapan, son talihsiz yorumlarda da tımarhaneye kapatılması gereken bir kişi. 

İkinci Recep Yazıcıoğlu, yüz yüze ilişki nedeniyle Tokatlıların da bizi tanıdığı şekliyle ortaya çıkacak. Demokrasiyi daha ileriye götürme çabasında olan bir kişinin adı yasakçıya çıkıyor. Ben demokrasiye inanıyorum, ama bugün ülke içindeki sınırlı demokrasiye, vesayetçi, tepeden inmeci demokrasiye değil."

*EVDEKİ VALİ

-"Yakın çevrenizle ilişkileriniz nasıl? Nasıl bir eş, nasıl bir babasınız?"

-"Hanıma hep sorarlar, 'Sen bu adamla nasıl geçiniyorsun?' diye. Evde denge vardır. Hanım da Karadenizli olduğu için biz bir söylersek, o iki söyler. Hanım da mücadelecidir, kolay kolay pes etmez tartıştığımız konularda. Evde demokrasi hakimdir yani. Hiç kimse kimseye mutlak içinde değildir. Mehmet'le boğuşuruz. Diğer ikisi büyüdü, onlarla boğuşamıyorum."

Vali ile sohbeti evde sürdürmek istiyoruz. Bizi eşi Meryem Yazıcıoğlu karşılıyor. Aynı soruları kendisine yönelttiğimizde hep böyle bir "Yasakçı Vali"yle nasıl bir yaşamı paylaştığını ve bunlara şaşırdığını belirterek şöyle diyor:

-"Ben bu soruların anlamını anlamıyorum. O iyi bir insan. Yaşamak da çok kolay."

Oğlu Mehmet'i babasıyla güreştirmesi konusunda kışkırtıyoruz. Mehmet artık bir sporcu, hemen babasının boynuna atılınca vali, "güreş" için kıyafetini değiştirmek zorunda kalıyor. Ve Yazıcıoğlu, evdeki Vali'ye "tuş" oluyor. 

*FEMİNİST VALİ

Vali Yazıcıoğlu'nun kadınların etkinliği konusunda Meryem Yazıcıoğlu ile sınırlı kalıp kalmadığını anlamak istiyoruz. 

-"Kadınların topluma katılımını nasıl değerlendiriyorsunuz? Feminizm konusundaki görüşleriniz nelerdir?"

-"Yerel hizmetin muhatabı kadınlar. Bu nedenle ben yerel yönetimlerde kadınların daha başarılı olacağına inanıyorum. Parlamentoda da, yerel meclislerde de bu konuda dengesizlik var. Halbuki ülke nüfusunun yarısı kadın. Biz, kadını süs eşyası, reklam aracı veya evde iş yapacak biri olarak görüyoruz. Yönetimde kadınlar, yüzde 50 oranında ağırlığını hissettiremiyor. Bu, büyük bir eksiklik. Kadını dışlayan bir yapımız var. Erkek erkeğe olunan yerlerde insanlar daha duyarsız. Kadının hak ettiği yeri alması konusunda feminizmi savunmamak elde değil."

Yazıcıoğlu, gülmeyi seviyor. Yaşadığı tüm gerilimlere karşın saçlarının beyazlamamış olmasını da gülmesine borçlu olduğunu söylüyor. 

*VALİLER DE AĞLAR

-"Siz hiç ağladınız mı?"

-"Ağlamayan insandan hayır gelmez. Ağladığım, hem de hıçkıra hıçkıra ağladığım çok olmuştur. Hamur'da kaymakamlık yapıyorum. Kaymakamlık olarak müteahhitlik yapıyoruz. Sosyal iskan inşaatı var. İşçi yok, sanatkar yok, usta yok, malzeme yok. Dört aylık inşaat mevsimi içinde, işi bitirmemiz lazım. İlk defa Sayıştay'ın önüne gelen böyle bir konu gitti. Bir tek tesisatçı var. İki somun sıkıp gidiyor. Su götüremiyoruz. Bu çaresizlikler içinde bir gün malzemenin yarısı çalındı.  

Birisi keresteleri alıp götürmüş. Bu çaresizlikler içinde dedim yahu biraz ağlayayım. Biraz rahatlayayım yahu, öleceğim, çaresizlik içindeyim. Gittim tek başıma dağın başına, hıçkıra hıçkıra ağladım."

-"Yanlış hatırlamıyorsam siz Hamur ilçesindekilere "tuvalet"in ne olduğunu öğretip yaptırttınız?"

-"Hamur'da tuvalet yalnız kaymakamlık lojmanında, sağlık ocağında ve jandarma binasında vardı. 'Kendi tuvaletini kendin yap' projesini gerçekleştirdik. Vatandaş dere kenarında, ahırda işini görüyordu. yazın kazma kürek ellerimiz patladı, tuvalet yapacağız diye. Üç ay içinde bitecek dedik. Millet tuvalet yapmak için birbiriyle yarıştı. Daha sonra oraya tuvalet teftişine gittim. Kilitlemişler, 'Yahu burayı niye kilitlediniz?' dedim. 'Burası mühim bir yerdir. Çoluk çocuk girmesin' diye cevap verdiler. Ben ayrıldıktan sonra ziyaretime gelen Ağrı Valisi, 'Senin yaptırdığın tuvaletlerin birisine gelin getirdiler, birini de kiler yaptılar' dedi."


*KİMİN VALİSİ?

-"Sayın Vali, politikaya atılmayı düşünüyor musunuz?"

-"Yakın ve uzak vadede düşünmüyorum. Valilik aynı zamanda siyasi yönü olan bir makamdır. Vali siyasetin dışında değil. Bu bilinmiyor. Hükümetler değiştiği zaman valilerin değişmesinin nedeni budur. Devletin valisi deniyor. Halbuki devletin valisinden çok hükümetin valisidir."


************************************************************

YAZICIOĞLU'NDAN MOZAİK

*Doğumu: 1948, Trabzon

*Bitirdiği okul: Ankara Hukuk Fakültesi

*Medeni Hali: Evli, 3 çocuk babası

*En değer verdiği varlık: Ailesi

*İşinin dışındaki uğraşları: Kar kayağı, su kayağı, satranç, dağcılık

*Müzik zevki: Türk Sanat Müziği (Emel Sayın)

*Okuma zevki: Bilgilenmeye yönelik kitaplar

*Tuttuğu takım: Trabzonspor

*Beğendiği sporcu: 'İsim önemli değil' diyor.

*Sevdiği yemek: Genellikle sebzeler, piknikte ise et.

*Tekrar dünyaya gelse ne olmak ister?: Pilot

*Uğuru: İnanmıyor

***********************************************************



AYDIN VALİSİ'NİN TUŞ OLDUĞUNUN RESMİDİR


Kimi icraatıyla, yasaklarıyla ve konuşmalarıyla tepki alan Aydın Valisi Recep Yazıcıoğlu, sonunda işte böyle tuş oldu.


Evde, oğlu Mehmet, sert ve yasakçı valinin gözünün yaşına bakmıyor ve güreşe tutuştuklarında babasının sırtını yere getiriveriyor. 



Kaynak: 

15.04.1990, Mozaik, Sayfa 1,

Gazeteden aktaran: Muhammet Negiz.






Share:

Ersin Ramoğlu: Milletin kalbine girmek öyle kolay değil





Ersin Ramoğlu: Milletin kalbine girmek öyle kolay değil





11 Ocak 2016

Recep Yazıcıoğlu. Tokat, Aydın, Erzincan ve Denizli'de valilik yaptı.
Gözlerindeki rahatsızlık yüzünden Ankara'ya giderken geçirdiği trafik kazası sonucu hayatını kaybetti. Erken gitti.
Daha çok yapacak işi vardı.
Güzel adamdı…
Farklı bir valiydi.
Görev yaptığı her yerde halka olan yakınlığı nedeniyle, sıra dışı fikirleri ve görüşleriyle 'Süper Vali' olarak anıldı.
Sistemi hep eleştirdi.
Sistemin içinde halkın olmadığından yakınırdı.
Bürokrasiye kızardı.
O günlerde böyle laflar etmek her babayiğidin harcı da değildi.
O bir halk adamıydı, Milletini ve devletini çok seven…
Cumhurbaşkanı Erdoğan gibi halkın içinden çıkmazdı.
Onu, baraj için gittiğim Artvin'in Yusufeli ilçesinde tanıdım.
Söylendiği gibi sıradandı.
Rafting yapacaktı.
Yanında koruması bile yoktu.
Validen çok bir sporcuya benziyordu.
Havadan kuş kapan Çoruh'la boğuşacaktı.
Benim bakmaya çekindiğim, dünyanın en hızlı akan nehrinde akıntıya karşı kürek çekecekti.
Kırmızı can yeleğini giydi.
Botunu da şişirdi.
Sporcu arkadaşları az aşağıda son hazırlıklarını yapıyordu.
Erzincanlıya rafting sporunu yaşayarak sevdirdi.
Sıra dışı hikayeleriyle ünlüdür.

***

İşte onlardan biri:
Gümüşhaneli muhtarın kızının evi Erzincan depreminde yıkılınca, muhtar devletin deprem mağdurlarına vereceği evi almak için kızının yanına Erzincan'a gider.
Kızıyla birlikte valilik binasına çıkarlar.
Öğle arası olduğu için ellerinde evraklar, beklemeye başlarlar.
Bu arada kot pantolonlu, yakası açık gömlekli biri gelir.
"Amca buyur" der.
Muhtar derdini anlatır.
Kot pantolonlu adam evrakları alır bir odaya gider, bir kaşe basar, diğer odaya gider başka bir evrak alır, doldurur, deftere kaydeder.
En son kapısında 'Vali' yazan odaya girip çekmeceden bir mühür alarak kağıtlara basar ve muhtardan da imzalamasını ister.
Muhtar, biraz da çekinerek,
-Yeğenim çok sağ ol ama Vali Bey sana kızmasın?
-Yok amca kızmaz.
-Sağ ol yavrum, adın nedir senin? -Amca benim adım Recep.
-Yoksa sen vali Recep Yazıcıoğlu musun?
-He ya…
Trabzonlu Recep Yazıcıoğlu, devletin değil, milletin böyle hizmetkârıydı.
Tıpkı Recep Tayyip Erdoğan gibi…
Mekanı cennet olsun.


***
Kaynak:
https://www.sabah.com.tr/yazarlar/bolgeler/ramoglu/2016/01/11/milletin-kalbine-girmek-oyle-kolay-degil

Share:

Fatih Altaylı: Recep Yazıcıoğlu deprem bölgesine vali olsun


Fatih Altaylı: Recep Yazıcıoğlu deprem bölgesine vali olsun

21 Ağustos 1999

Sözde kriz merkezleri var değil mi?

Yok öyle bir şey.

Türkiye'de sistemin neden yürümediğini anlamak için bu kriz merkezlerine bir bakın yeter.

Bir sürü vali, kaymakam, yerel yönetim sorumluları.

Şaşkın. Panik içinde.

Hiçbir organizasyon yok.

Oradaki yetkili yetersizse devlet ne yapsın?

Hükümet ne yapsın. Yardım yağıyor, oradaki yerel yönetici ne yapacağını bilemiyor.

Yabancı kurtarma ekibi gelmiş, ilgilenen yok.

TIR'lar dolusu yardımın nasıl dağıtılacağı konusunda fikir üreten yok.

Tam bir keşmekeş.

Devletin valisinin, kaymakamının beyni kilitlenmiş.

Onların beyni kilitlenince devlet kilitleniyor.

Çünkü ortak bir beyin oluşturulmamış. Yerel yönetimler, yerel sivil inisyatifleri şimdiye dek adam yerine koymamışlar.

Valilik Ankara’dan geleni karşılamak olmuş.

Sivil savunma, iki kova kum, bir kazma bir kürek olarak görülmüş.

Ne yapılmalı?

Aklıma tek bir fikir geliyor.

Bir vali.

Becerikli bir vali.

Deprem bölgesinde koordinasyonu sağlayacak, kafası çalışan, işi bilen ve deprem konusunda tecrübeli bir vali.

Erzincan Valisi, süper vali Recep Yazıcıoğlu.

Getirsinler Recep Yazıcıoğlu'nu deprem bölgesinin başına. Geçici bir OHAL bölgesi ilan edip, OHAL valisi yetkileri versinler. Bir günde adam etmezse hiçbir şey bilmiyorum.

Kaynak:
https://www.hurriyet.com.tr/fatih-altayli-recep-yazicioglu-deprem-bolgesine-vali-olsun-39097353
Share:

RECEP YAZICIOĞLU



RECEP YAZICIOĞLU

02 EYLÜL 2016

2 Haziran 1948′de Trabzon’un Sürmene ilçesinde doğan Recep Yazıcıoğlu, yüksek öğrenimini Ankara Hukuk Fakültesi’nde tamamladı. 1975 yılında askerliğini Kara Kuvvetleri Komutanlığı’nda asteğmen olarak yaptıktan sonra, 1968 yılında, Aydın Maiyet Memuru olarak göreve başladı. 1971 – 1984 yılları arasında sırasıyla Kalkandere, Bahçe, Hamur, Ayvacık, Kırıkhan, Alaca, Akçakoca kaymakamlıkları görevinde bulundu. 1971 – 1984 yılları arasında, sırasıyla Kalkandere, Bahçe, Hamur, Ayvacık, Kırıkhan, Alaca, Akçakoca ilçelerinde kaymakamlık görevinde bulundu.

1984 yılında Tokat Valiliği’ne atandı. Daha sonra, 14 Ağustos 1989′da Aydın Valisi olarak göreve başladı. 19 Ağustos 1991 tarihinde Erzincan Valiliği’ne atandı ve bu görevinden sonra, 26 Eylül 1999′da da Merkez Valiliği’ne getirildi. Evli, üç çocuk ve bir torun sahibi olan Recep Yazıcıoğlu, zaman zaman yaptığı sistem eleştirileriyle ve aykırı görüşleriyle dikkat çekti. Son olarak Denizli Valiliği görevinde bulunan Yazıcıoğlu, 2 Eylül 2003′de Eskişehir-Ankara Yolu üzerindeki Temelli Belediyesi yakınlarında trafik kazası geçirdi. Ankara İbn Sina Hastanesi’ne yatırılan Yazıcıoğlu, kazadan iki gün sonra bitkisel hayata girdi.

Türk halkının yakından tanıdığı ve çok sevdiği Vali Recep Yazıcıoğlu, 8 Eylül 2003′de Ankara İbn Sina hastanesi’nde vefat etti. Cenazesi bir gün sonra, Söke ilçesinde defnedildi.

Sıradışı bir Vali !

Vali Yazıcıoğlu'nu bir de yardımcısı anlatıyor, bakalım o nasıl tanıyor merhum Vali’yi…

Onu ilk kaymakamlık kursunda bize ders vermeye geldiğinde gördüm. O güne kadar hep toplum kalkınması çerçevesindeki inanılmaz icraatlarını, Tokat efsanesini, traktörle veya motosikletle tebdili kıyafet yaptığı habersiz denetimlerini, baston yutmuş gibi kasılmaktan bir taraflarına felç inecek bürokrat tavırlarını, bürokrasiyi ve halkı da sigaya çeken, toplumumuza başaramama fırsatını bile tanımayan merkeziyetçi yönetim yapısına karşı alternatif çözümleri de ortaya koyan eleştirilerini birlikte çalıştığı meslektaşlarımızdan, basından vs.. duymuştum. Aklıma takıldığı için sordum: 

 Siz valilerin seçimle gelmesini savunuyorsunuz. Seçimle gelen başarısız yöneticilerin yanında tayinle gelen sizin gibi başarılı yöneticiler de var. Bir de üniter yapı meselesi… Bu niye önemli?

 Bilmeden damardan girmişim. Üç saatin nasıl geçtiğini anlayamadık. Ders bittiğinde hepimiz karşımızda örnek alınmaya değer, heyecanı, iddiaları olan muhteşem biriyle karşılaştığımızı anladık. Her meslek grubunda olduğu gibi mülki idarede onun gibi olmaya heveslendiğimiz bir örnek insandı artık. Bu örneğin tekrarlanmaması gayretlerine de şahit olduğunu söylerdi. Değil mi baltanın sapı bizdendi. 1984 yılından beri Türkiye de kaymakamların örnek aldığı, yanında çalışan hiçbir meslektaşımızın hakkında olumsuz tek laf edemeyeceği bir insandı.

1993 yılında Erzincan Vali Yardımcılığına tayin edildiğimde Mümtaz Soysal'ın zıpkın diye tarif ettiği birisinin yanına gitmekten dolayı epey heyecanlı ve memnundum. Merkeziyetçi yönetim yapısının Özal'ın bütün gayretlerine rağmen cari olduğu, güçlü yerel yönetim yapısının üniter devlet yapısına sanki ters addedildiği ülkemizde taşrada olmasına rağmen ülke gündemine yaptıkları ve söyledikleri ile girmeyi başarmış, bundan daha önemlisi hiçbir zaman ülke gündeminden çıkmamış birisi ile çalışmak her meslektaşıma nasip olacak bir mazhariyet değildi.

Altı yıl Erzincan'daki görev yaptığım vakitler, şimdi hayatımda hatırlamaktan bile zevk aldığım en müstesna yıllardı. Çalışana her türlü yetkiyi, imkanı vermeye programlanmış, Erzincan’da çalıştığı dokuz yıl boyunca her türlü güzel işe bir yerinden mutlaka katılmış, hiçbir şey yapamazsa gidip aferin, arkanızdayım, her türlü yardıma hazırım sözünü söylemiş birisi olduğunu yakından gördüm. Bu sebeple ve sahip olduğu müthiş bir empati yeteneği, içinde fazilet duygusuna yer vermek kaydıyla başkalarının meşru menfaatlerine karşı duyduğu saygı sebebi ile herkesin sevgisi yanında minnettarlığını kazandı.

“ELLERİ NASIRLI VALİ”

Ölümünün ardından bütün gazeteler onun renkli ve bilge kişiliğine ağıt yaktı: İbrahim Öztürk, yayınlanan, “Güle güle, ‘elleri nasırlı vali’” başlıklı yazısında şöyle diyordu:

  “Profesör Dr. Osman Altuğ, hayatının her anını sürpriz hareketler üzerine kuran, bunu bir nevi zamansız vedasıyla da gösteren Denizli Valisi Sayın Recep Yazıcıoğlu’nu tarif ederken bir benzetme yapma ihtiyacı duyuyor. “Onu” diyor “halk, ‘elleri nasırlı vali olduğu için sevdi.” 

Kullanılan bu ifade öylesine etkileyici idi ki, bir taraftan boşalan gözyaşlarıma engel olamazken, bir taraftan da şahsım olarak benim de Sayın Yazıcıoğlu’nun derin hatırası karşısında birkaç şey söylememi icap ettirdi. (…) Esasen Sayın Yazıcıoğlu’nun 55 yıla sığdırdığı zengin hayatı, Anadolu insanının tırnakları ile kazıyarak nerelere geldiğini, onlarla nasıl hemhal olabileceğini gösteren ‘örnek’ bir şahsiyet, örnek bir yönetici ve örnek bir insan modeli idi. “Nasırlı el” tasviri bu nedenle sembolik bir yakıştırma değil, hayatının merkezinden alınma bir gerçektir. (…) ‘Halkın gözbebeği’ mayası ve özü ile bu toprakların insanı olduğunu her hareketinde gösterdi. Erdemi ve bilgeliği bir yaşam kültürü ve bir hikmet haline getiren Anadolu–İslam kültürünün ‘önce insan’ dedirten o yüce algılamasının somut bir göstergesi olarak da Sayın Yazıcıoğlu önemli bir ana karakter olarak gösterilebilir…

Alın çizgileri, halkının ızdıraplarını adeta resmeder şekilde buruş buruştu. Halkın içinde hakikati arama sevdası, onu sadece “ideal bir” idareci konumuna yerleştirmedi, aynı zamanda belki de kaderi oldu. Halkla iç içe olmasından; yani içinde yaşattığı ülke insanından tedirgin olanlar, onun halkla birlikte çıktığı bir çağdaş “Gandi-vari” sessiz yürüyüşünden hep korktular.”

Kaynak:
https://trabzon.org.tr/recep-yazicioglu/
Share:

SÖKE'DE İZ BIRAKANLAR ARASINDA RECEP YAZICIOĞLU VE BABASI DA VAR...


 SÖKE'DE İZ BIRAKANLAR ARASINDA RECEP YAZICIOĞLU VE BABASI DA VAR...



23 EYLÜL 2018

“SÖKE’DE İZ BIRAKANLAR” İÇİN

Söke’de İz Bırakanları, 2017 basımı olup 444 sayfa. Kapak İbrahim Özgezici, baskı Cumhuriyet Matbaası. Söke. Kitap dokuz bölümden oluşuyor.

1- Söke’ye Toplu Bir Bakış

2- Atatürk Söke’de

3- İdarecilerimiz

a-Belediye Başkanları,

b-Kaymakamlarımız

4- Ticari Hayatımız

5- Sökeli Hayırseverler

6- Söke Kültürüne Ayna Tutanlar

7- Eğitimciler – Öğretmenler

8- Sökeli Şairlerden şiirler

9- Söke’de Basın – Yayın Hayatı


KAYNAK:
http://www.sokeekspres.com/Makale/6546-%E2%80%9Csokede-iz-birakanlar%E2%80%9D-icin.aspx
http://blog.milliyet.com.tr/soke-de-iz-birakanlar/Blog/?BlogNo=594804


Share:

TAHA AKYOL: MİLLET'İN VALİSİ


TAHA AKYOL: MİLLET'İN VALİSİ

10 Eylül 2003

DENİZLİ Valisi merhum Recep Yazıcıoğlu niye geniş kitlelerce sevilirdi? Sadece vali olarak yaptığı hizmetlerden mi, yoksa "duruş"undan mı?

İllerine büyük hizmetler etmiş çok sayıda valimiz vardır. Recep Yazıcıoğlu'nun halk nazarında bu kadar sevilmesinin önemli sebeplerinden biri, hiç şüphesiz onun "sıra dışı, aykırı bir vali" olmasıydı:

"Devletin içinde" idi, ama "millet"in dilini konuşur, özlemlerini hissederdi; halkla "duygudaşlığa" sahip bir vali idi.

Sivri örneğini ünlü Ankara Valisi Nevzat Tandoğan'da gördüğümüz türden, halka tepeden bakan, "devletlü" tipinde bir vali değildi... Devletin halk üzerinde nasıl bir baskı cihazı gibi çalıştığını bilir ve kendisini halkla beraber 'bastırılmış' hissederdi.

İşte eşi Meryem Hanım'a vasiyeti:

"Hür demokratik bir ülkede doğmadı, demokrasiyi görmeden öldü diye yazsınlar mezar taşıma..."

***
KENDİSİYLE birçok telefon görüşmem, iki defa da yüz yüze sohbetim olmuştu. Bu sene CNN Türk'te "Eğrisi Doğrusu" programına davet edecektim; kararlaştırmıştık.

"Demokrasimizin neresi eksik?" diye soracaktım?

"Sağ- sol yok, artık değişim ve statüko var" sözünün anlamını soracaktım.

"Yerel yönetimlerin güçlendirilmesi", eski terimle "adem-i merkeziyet" prensibi ülkeyi bölmez mi diye soracaktım.

Bir valinin, bir kamu görevlisinin kendisini "devletin adamı" hissetmesiyle, halkın içinde hissetmesinin devlet hizmetlerini nasıl etkilediğini soracaktım.

Bir görüşmemizde, Turgut Özal hakkında konuşurken bana mealen şunu söylemişti:

- Bir idareci kendisini 'devletin adamı' gibi görürse halka 'yine ne halt edecek' diye şüpheyle bakar, halkın başından zart zurtu kaldırmaz. Ama kendini halktan biri gibi hissederse o zaman devletten aldığı bütün güçle halka hizmet eder, halkın önünü açar. Aslında devletin de lehine olan budur ama bunu bizim devlete anlatmak zor...

***

MERHUM Yazıcıoğlu kesinlikle "milliyetçi" idi. Milli Mücadele onun için adeta bir 'siyasi iman' kaynağı idi. "Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmezliği" onun 'siyasi amentü'sünün en önemli maddelerinden biriydi. Ama baskıcı "devletçi seçkinler"in yazdığı resmi ideolojinin değil, serbestlik isteyen 'millet'in milliyetçisiydi.

Onun "düşman sözü askeri bir terminoloji, sivile taşıyamazsın" demesi, birçok siyasi sorunumuzun, hatta bir yönüyle siyasi tarihimizin özeti gibidir.

Dün arkadaşımız Serpil Yılmaz yazdı; Yazıcıoğlu'nun sözlerini:

"Batı'da düşünce özgürlüğü, can güvenliği ile eş tutuluyor... (Bizde ise) şahıs olarak hepimiz faşistiz, farklılıklarımızı kabul edemiyoruz. İnsanlara kıyıyoruz..."

Yazıcıoğlu, "devlet içinde halkın uzantısı" olduğu için çok sevildi. Bu heyecanla, bu zihniyetin yaratıcılığıyla yönettiği illere büyük hizmetler götürdü.

Bizde devlet ve halk arasında asırlara uzanan gerilimler vardır. Elli yıllık demokrasi tarihimizdeki krizlerin de kaynağı budur.

Nasıl mı çözülür? Çözüm konusunda Yazıcıoğlu başlı başına bir modeldi...

Rahmet ve saygıyla anıyorum.

KAYNAK:
https://www.milliyet.com.tr/yazarlar/taha-akyol/milletin-valisi-5154547


Share:

Vali Yazıcıoğlu'nun anıları müze evde yaşatılacak..


Vali Yazıcıoğlu'nun anıları müze evde yaşatılacak..

07.09.2003 

5 yıl Tokat Valiliği görevinde bulunan ve ''4. Murat'' olarak hafızalarda yer alan Denizli Valisi Recep Yazıcıoğlu'nun, geçirdiği trafik kazası sonucu beyin ölümünün gerçekleştiğinin açıklanması, Tokat'ta da üzüntü yarattı. Yazıcıoğlu ile Tokat Valisi iken tanışan Operatör Doktor Ömer Balak, ''18 yıllık sırdaşım'' diye tanıttığı Yazıcıoğlu'nun kente her gelişinde kendisinin evinde kaldığını, bunun üzerine Yazıcıoğlu için dubleks bir ev yaptırdığını kaydetti.

''YAZICIOĞLU İÇİN EV YAPTIRDIM''

Son olarak 1 ay önce Tokat ziyareti sırasında Yazıcıoğlu ile görüştüğünü ve Yazıcıoğlu'nun kendisi için yaptırılan bu evde kaldığını söyleyen Balak, o günleri şöyle anlattı:
''Arkadaşım, sırdaşım ve kardeşim Yazıcıoğlu ile yaklaşık 18 yıl önce kendisinin Tokat Valiliği görevine atanması ile tanıştık. Aramızda iyi bir bağ oluşmuştu. Görev süresi içerisinde hemen hemen zamanımın çoğunu onunla geçirirdim. Tam 18 Yıldır kardeşim ne zaman Tokat'a gelse, eşi ile benim evimde kalırdı. Sonunda onun için özel, her zaman geldiğinde rahat edeceği bir yer inşaa etmeyi düşündüm. Evimin yan tarafında bulunan arsaya 3 ay gibi bir zamanda iki katlı bir yer yaptım. Kendisi ile telefon görüşmelerimizde bana hep sorardı, (Ya o benim için yapacağın evi bitirdin mi?) diye. Ben de bitirdim senin için burası hazır derdim. Son olarak kendisi Denizli Valisi olarak, Tokat'a geldiğinde bu mekanda kaldı. Hatta Tokat Valisi Ayhan Nasuhbeyoğlu, kardeşime (Sizin için konakta bir yer ayırttık) demişti. Dostum hemen Vali beye o güzel kahkahası ile (Ben burada ancak 'Balak Baba'nın yerinde kalırım) dedi.''

VOTKALI PORTAKAL SUYU

Doktor Balak, Yazıcıoğlu'nun Aydın Valiliği döneminde yaptığı ziyarette aralarında geçen ilginç bir olayı da, şöyle anlattı:

''Kendisi Aydın Valisi iken beni yanına çağırdı. Akşam üzeri bir ortamda yemek yerken beni tanıyan bir kişi garsona (Ömer bey her akşam demlenir) şeklinde konuştu. Bir anda kardeşimle göz göze geldik. O yine o tatlı kahkahası ile (Siz buyurun, ama ben su içerim) dedi. Bunun ardından özel kalem müdürü yanıma geldi ve (İlk defa yanında içki içen bir insansınız vallahi şaşırdım) dedi. Yine bir keresinde bir yemekte iken garson, ne içersiniz? dedi. Yanımdaki bir arkadaş votkalı portakal suyu istedi. Kardeşim Yazıcıoğlu ise (ben de portakal suyu istiyorum) dedi. Garson servis yaptığında Yazıcıoğlu bardağı ağzına aldı ve hemen yere fırlattı. Meğerse garson bütün portakal sularına votka koymuş. Yazıcıoğlu bana döndü ve (Ya bu votka, bu nasıl iş?) dedi. Ben de (Sen votkanın tadını nereden biliyorsun?) dedim. Sonra o muhteşem kahkahasını attı.''

EVE GİREMİYORUM

Yazıcıoğlu'nun her gelişinde rahat etmesi amacıyla iki katlı dubleks ev yaptırdığını söyleyen Balak, yaptırdığı eve kaza haberinden sonra giremediğini, o zamandan beri gece her yattığında ağladığını söyleyerek, duygularını şöyle tamamladı:

''Buraya geldiğinde çok güzel sohbetler eder, gecelere kadar konuşurduk. Benim gramofonumda en çok Zeki Müren'i dinlerdik. Bir arkadaşım beni Erzincan'dan arayarak, kaza haberini söyledi. İlk önce inanmadım. Kızı Necla Yazıcıoğlu'na ulaştım. O da kaza haberini doğrulayınca tamamen yıkıldım. O bir validen öte hem bir eğitici hem de insan gibi bir insandı. Şu an kardeşimi kaybetmiş gibiyim. Her gece onu düşününce ağlıyorum. Onun için yaptırdığım eve giremiyorum. Bundan sonra onu artık anıları ile yaşatmayı planlıyorum. Bu evi onun fotoğrafları ve kullandığı eşyaları ile 'Recep Yazıcıoğlu Müzesi' yapmayı düşünüyorum.''

Kaynak:
https://www.milliyet.com.tr/gundem/vali-yazicioglunun-anilari-muze-evde-yasatilacak-5155233
Share:

Denizli Valisi'nin rafting keyfi...


Denizli Valisi'nin rafting keyfi...

20.06.2003

Denizli Valisi Recep Yazıcıoğlu, doğa yürüyüşü ve dağ tırmanışlarından sonra, bu kez Büyük Menderes Nehri'nde rafting yaptı. Çal ve Bekilli ilçelerindeki incelemelerinin ardından Büyük Menderes Nehri'ne inen Vali Yazıcıoğlu, Antalya'dan gelen 6 kişilik ekiple bota binerek rafting yaptı.


Oldukça heyecanlı dakikalar yaşadığını anlatan Yazıcıoğlu,

 ''Çoruh Nehri'nde ve Fırtına Deresi'nde rafting yaptım. Orada 5. derecede tehlikeli yer sayısı 4'ü geçmez. Burası öyle değil. 7 kilometre boyunca 5. derecede tehlikeli yerler mevcut. Bugüne kadar keşfedilmemiş ama bu da rafting için Büyük Menderes'in çok uygun olduğunu gösteriyor'' 

dedi.

Kaynak:
https://www.milliyet.com.tr/gundem/denizli-valisinin-rafting-keyfi-5171836
Share:

TURAN YALÇIN: BİR KİŞİSEL GELİŞİM LİDERİ RECEP YAZICIOĞLU


 TURAN YALÇIN: BİR KİŞİSEL GELİŞİM LİDERİ RECEP YAZICIOĞLU

Kaynak:
http://blog.milliyet.com.tr/bir-kisisel-gelisim-lideri-recep-yazicioglu/Blog/?BlogNo=152026


Share:

Erzincan'da bulunan yeni bir tür çiçeğe, Recep Yazıcıoğlu'nun adı verildi



Erzincan'da bulunan yeni bir tür çiçeğe, Recep Yazıcıoğlu'nun adı verildi

30.03.2008 

Erzincan’da tespit edilen yeni bir tür çiçeğe, Erzincan’da uzun yıllar görev yapan merhum Vali Recep Yazıcıoğlu’nun anısına "Psaphellus Recepii" adı verildi.


Erzincan Üniversitesi (EÜ) Eğitim Fakültesi Dekan Yardımcısı Yrd. Doç. Dr. Ali Kandemir, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yaptıkları çalışmalarda Erzincan’ın Kemah ilçesi Kömür köyü yakınlarında daha önce görmedikleri bir çiçek tespit ettiklerini bildirdi. Bunun üzerine çiçeğin incelenmesi için Almanya’ya gönderildiğini ifade eden Yrd. Doç. Dr. Kandemir, "Albrecht von Haller Enstitüsünde yapılan bir yıllık incelemenin ardından söz konusu çiçeğin ilk defa görüldüğü ve bir örneğinin daha olmadığı ortaya çıktı" dedi.

Yapılan araştırmanın ardından bilimsel bir makale hazırladıklarını belirten Yrd. Doç. Dr. Kandemir, şunları kaydetti:

"Alanında önemli bir enstitü olan Albrecht von Haller Enstitüsü, çiçeğin yeni bir tür olduğunu kabul etti. Dünyada ilk defa ortaya çıkarılan çiçek türü hakkında hazırladığımız bilimsel makale, 2-3 ay içinde Almanya’daki bir bilim dergisinde yayımlanacak. Böylece çiçeğin varlığı resmi olarak da kabul edilecek."
Söz konusu çiçeğe merhum Vali Recep Yazıcıoğlu’nun anısına "Psaphellus Recepii" adını verdiklerini dile getiren Yrd. Doç. Dr. Kandemir, "Recep Yazıcıoğlu Erzincan’la özdeşleşmiş bir isimdir. Anısını yaşatmak için çiçeğe ismini verdik. Dünyada ilk defa yeni bir tür olarak kabul edilen çiçek, peygamber çiçeğinin bulunduğu çiçek grubuna girmektedir" diye konuştu.

Kaynak:
https://www.milliyet.com.tr/gundem/erzincanda-bulunan-yeni-bir-tur-cicege-recep-yazicioglunun-adi-verildi-511172
Share:

Turan Yalçın: Recep Yazıcıoğlu Kitabına Dair...


Turan Yalçın: Recep Yazıcıoğlu Kitabına Dair...

23 Ocak 2020



 Kaynak:

 http://blog.milliyet.com.tr/recep-yazicioglu/Blog/?BlogNo=616157

Share:

Vali Recep Yazıcıoğlu tarafından büyük ümitlerle yaptırılan Paşayaylası Oteli’nin bahtı bir tülü gülmedi


Vali Recep Yazıcıoğlu tarafından büyük ümitlerle yaptırılan Paşayaylası Oteli’nin bahtı bir tülü gülmedi

| İHA

Aydın’da 1989-1991 yılları arasında dönemin Valisi merhum Recep Yazıcıoğlu tarafından büyük umutlarla yaptırılan Paşayaylası Oteli’nin bahtı bir tülü gülmedi. Adeta kaderine terk edilen oteli talan edilmiş vaziyetteki hali görenleri şaşırtıyor.

Aydın Efeler ilçesi Karaköy yakınlarındaki Paşayaylası’nın 1200 metresinde, dönemin Valisi Merhum Recep Yazıcıoğlu tarafından tam 30 yıl önce yayla turizminin geliştirilmesi amacıyla yaptırılan Paşayaylası Oteli’nin yüzü bir türlü gülmedi. Eşsiz havası ve muhteşem manzarası ile yayla turizmine katkı sağlaması beklenen otel işletilemeyince sahipsiz kaldı. Önce demirbaş malzemeleri çalınan ve kapı ve pencerelerine zarar verilen otelin, hurdacılarda para eden elektrik kablolarının bile söküldüğü görüldü.

Kırılmadık bir camı bile kalmayan otel Aydın’da yayla turizminin öncüsü olması amacıyla yapılmıştı. Şu anda sadece kuru bir binaya dönüşen oteldeki tüm metallerin sökülüp götürüldüğü, kapı ve pencerelerdeki tüm camların da kırıldığı görüldü.



Kaynak:
https://www.milliyet.com.tr/gundem/vali-recep-yazicioglu-tarafindan-buyuk-umitlerle-yaptirilmisti-2812829
Share:

Yazıcıoğlu’nun hayalini Demir gerçekleştirecek


Yazıcıoğlu’nun hayalini Demir gerçekleştirecek

02.02.2012

Denizli Valisi Abdülkadir Demir, “Süper Vali” diye bilinen Recep Yazıcıoğlu’nun Erzincan’da başlattığı kayak merkezi projesini hayata geçirdikten sonra, şimdi de Denizli’ye harekete geçti.

Merhum Vali Yazıcıoğlu gibi Erzincan’dan Denizli’ye atanan Vali Demir, onun planladığı Bozdağ Kayak Merkezi’nin yapılması için teknik ve idari çalışmaları başlattı.

Demir, basın toplantısı düzenledi, Bozdağ Kayak Merkezi’ndeki teknik incelemelerin tamamlandığını, kısa süre sonra burasının turizm bölgesi ilan edileceğini açıkladı, şunları söyledi:

“Vali Recep Yazıcıoğlu, Erzincan’da görev yaparken, Ergan Dağı Kayak Merkezi projesini başlattı. Ancak, Erzincan’dan atanmasının ardından proje atıl kaldı. Ben Erzincan’da göreve başladıktan sonra projeyi hayata geçirdim. Yazıcıoğlu, Denizli’deki görevinde de Bozdağ Kayak Merkezi projesini başlatmıştı. Unutulan bu projeyi canlandırdık, teknik ve idari çalışmalara start verdik. Bozdağ, Ege’nin en önemli kayak merkezi olacak.”

Kaynak: 
https://www.hurriyet.com.tr/ege/yazicioglu-nun-hayalini-demir-gerceklestirecek-19823394
Share:

Ağaç sevgisine verilen para cezası köylüleri küstürdü



Ağaç sevgisine verilen para cezası köylüleri küstürdü

18.04.2010

ERZİNCAN'ın merkeze bağlı Kılıçkaya Köyü'nde oturanlara Milli Emlak Müdürlüğü tarafından Hazine arazisine 1996'dan bu yana izinsiz olarak 35 bin fidan diktikleri gerekçesiyle faiziyle birlikte 480 TL ceza ödeyen köylüler, 5 yıldan bu yana fidan dikmediklerini söyledi.

Merkeze 24 kilometre uzaklıktaki 90 haneli ve 300 nüfuslu Kılıçkaya Köyü'nde oturanlar dönemin Valisi merhum Recep Yazıcıoğlu'nun da desteğini alarak ‘Erozyonu önlemek ve köyün çevresini güzelleştirmek’ için fidan dikimine başladı. Kılıçkaya Köyü Derneği öncülüğünde, protokolle birlikte köylüler her yıl ağaç dikimini festival havasında gerçekleştirdi. Köylüler, yılda ortalama 5 bin fidan dikerek 9 yılda, 85 bin metrekarelik alanda binlerce ağaç yetiştirdi. Kendi imkanları ile aldıkları, çam, kavak, akasya ve söğüt ağaçlarını köyün güney kısmına düşen üst bölgesindeki alana diken köylüler 2005 yılında Milli Emlak Müdürlüğü'nce Hazine arazisine izinsiz fidan diktikleri gerekçesiyle kesilen 422 TL'lik para cezası ile şaşırdı. Faizi ile birlikte 480 TL'lik cezayı ödeyen köylüler 2005 yılından itibaren artık ağaçlandırma yapmamaya başladı. Cezayı ödedikten sonra, ağaç dikimi yapıldığı alanın köy tüzel kişiliğine ağaçlandırılmak üzere tahsis edilmesine rağmen köylüler, heyecan ve şevklerinin kırıldığını belirterek fidan dikmek istemiyor.

Köy Muhtarı 36 yaşındaki Enver Kılıçkaya köy sakinlerinin çevreyi güzelleştirmek amacı ile imece usulü 35 bin fidan diktiklerini belirtti. Milli Emlak Müdürlüğü'nün Hazine arazisini işgal suçundan ceza vermesi ardından köylülerin tüm şevkinin kırıldığını belirten Muhtar Kılıçkaya, “Ağaçların bakımı ve sulama işini yaptıramıyoruz. Böyle bir kırgınlık var” dedi.


Köylülerden İlhan Gökdemir fidan dikimine büyük önem verdiklerini, ancak kesilen ceza yüzünden 5 yıldır tek fidanı bile toprakla buluşturmadıklarını söyledi. Gökdemir, “Ceza kesilen alan köy tüzel kişiliğine devredilmesine rağmen, yasal olarak ağaç dikme hakkımız doğdu. Ancak halk bir kez inat etti” diye konuştu.

Kaynak:
https://www.hurriyet.com.tr/gundem/agac-sevgisine-verilen-para-cezasi-koyluleri-kusturdu-14455442
Share:

Bitlis'in yeni valisi, akıllara Recep Yazıcıoğlu'nu getirdi


Bitlis'in yeni valisi, akıllara Recep Yazıcıoğlu'nu getirdi

25.8.2012



Bitlis’in Ahlat’ta İlçesi’nde bu yıl 22’ncisi düzenlenen ’Uluslararası Ahlat- Avrasya Kültür Buluşması Şenlikleri’ sürerken, 1 hafta önce göreve başlayan Bitlis Valisi Veysel Yurdakul, su kayağı yaptı. Vali Yurdakul'un su kayağı yapması akıllara Erzincan'ı doğa sporları cennetine çeviren Eski Erzincan Valisi Recep Yazıoğlu'nu getirdi. 


"Süper Vali" olarak tanınan ve halkın çok sevip tanıdığı Yazıcıoğlu, Erzincan'da yaptığı rafting, su kayağı ve diğer aktivitelerle Erzincan'ı Doğa Sporları Merkezi haline getirmiş 2003'te geçirdiği trafik kazasında hayatını kaybetmişti.

Kaynak:
Bitlis'in yeni valisi su kayağı yaptı, https://www.hurriyet.com.tr/gundem/bitlisin-yeni-valisi-su-kayagi-yapti-21301581
Share:

Denizli'nin gizli cenneti keşfedilmeyi bekliyor


Denizli'nin gizli cenneti keşfedilmeyi bekliyor

 23.05.2019

Denizli merkezine 60, Çal ilçesine 7 kilometre mesafede, Kumral Mesireliği yakınında bulunan ve yörede 'Kısık Kanyonu' olarak da bilinen, içinden Büyük Menderes Nehri geçen gizli cennet Çal Kanyonu, ziyaretçilerini bekliyor. Kanyon içinde daha önce dağın yamacına yapılan 220 metre uzunluğundaki yürüyüş yolu 2, 5 kilometreye çıkartılacak.


Çal ilçesinde yaklaşık 90 metre derinliğindeki vadide bulunan, 2 bin 200 metre uzunluğundaki Çal Kanyonu, 2003 yılında dönemin valisi merhum Recep Yazıcıoğlu'nun ilk kez rafting yapmasıyla gündeme geldi. Turizmin geliştirilmesi için hazırlanan proje kapsamında 2011 yılında Çal Kanyonu'na 220 metre uzunluğunda asma köprülü yürüyüş yolu yapıldı. Ziyaretçiler, bu yürüyüş yolunu kullanarak, kanyonda ilerleyerek eşsiz manzaranın tadını çıkarabiliyor. Kanyondan geçen suyun derinliği yer yer 2 metreyi bulurken, içinde Bizans ve Roma dönemlerine ait anıt mezarlar da yer alıyor. Özellikle, sıcak yaz aylarında kanyon suyunun serinliği, eşsiz manzarası ve güzelliğiyle ziyaretçileri adeta büyülüyor.

Kaynak:
https://www.hurriyet.com.tr/seyahat/denizlinin-gizli-cenneti-kesfedilmeyi-bekliyor-41223325
Share:

İşitme Engelli Yazarın Başarısı ve Recep Yazıcıoğlu


İşitme Engelli Yazarın Başarısı 

ve Recep Yazıcıoğlu


                                                                                                                                                                     İHA 04.09.2015 

Tokat’ta işitme engelli yazar Turan Yalçın, okuma azmi ile çıkardığı “Engelleri Aşanlar” kitabı ile takdir topluyor.

Tokat’ta küçük yaşta geçirdiği menenjit rahatsızlığı sonrasında işitme yetisini kaybeden 48 yaşındaki Turan Yalçın, yazarlığa kadar uzanan yolda kendisine merhum Vali Recep Yazıcıoğlu’nun destek olduğunu kaydetti. 

Tokat Halk Kütüphanesi’nde memur olarak çalışan Yalçın, dönemin Tokat Valisi Recep Yazıcıoğlu’nun yerel gazetedeki yazılarını okuduğunu ve kendisine destek olduğunu ifade ederek, 

“Rahmetli Yazıcıoğlu, eleştirilerime hiç kızmaz, bize kitaplar verirdi, oku kendini geliştir diye. Annem babam bile benim iyi bir yazar olacağıma inanmazken Recep Yazıcıoğlu buna çok inanarak bize destek oluyordu. Daha sonra İstanbul Üniversitesi İktisat Bölümünü bitirdim. Okumayı yazmayı kendimi verdikçe geliştirdim.” 

dedi.

Kaynak:
İşitme Engelli Yazarın Başarısı,
https://www.hurriyet.com.tr/isitme-engelli-yazarin-basarisi-37164021
Share:

Doğa, spor, adrenalin başkenti Erzincan



Doğa, spor, adrenalin başkenti Erzincan

20.06.2011
Recep DEMİRCİ- ERZİNCAN, (DHA)

Doğu Anadolu Bölgesi’nin batıya açılan kapısı Erzincan, doğal güzellikleri, coğrafyası, mutfağı ve kültürel zenginliğiyle bölgenin en önemli turizm merkezlerinden birisi olmaya aday. Tarihi İpek Yolu güzergahında yer alan kent, Hitit, Urartu, Med, Pers, Helen, Roma egemenliğinde kalmış, Malazgirt zaferinden sonra Türk ve Osmanlı hakimiyetine geçmiş.


SINIRLARI ZORLA DOĞU’YA YÖNEL

Tarihinde bir çok depremin vurduğu Erzincan, kentte 8 yıl görev yapan Vali Recep Yazıcıoğlu’yla birlikte adeta kabuğunu kırdı. Kentteki turizm potansiyeli Yazıcıoğlu ile gündeme geldi. 1991-1999 yılları arasında Erzincan’da valilik yapan Yazıcıoğlu, 1992 depreminin yaralarının sarılmasıyla birlikte kenti doğa sporlarına açtı. Bir zamanlar terörün kol gezdiği Erzincan- Erzurum karayolunun Sansa mevkiinde ilk kez rafting yaparak kentin doğa sporlarındaki temellerini atmış oldu. Fırat’ın kolu olan Karasu nehrinin azgın sularında kentteki gençlerle birlikte rafting heyecanı yaşayan Yazıcıoğlu, trekking, dağcılık ve kampçılık için de bölgenin ideal olduğunu kanıtladı.

Aradan yıllar geçti; Erzincan artık rafting, su kayağı, kano, trekking, yamaç paraşütü, dağcılık, base jump, gibi spor dallarının merkezi. 30 kilometrelik alanda bir çok sporu yapma imkanı sağlayan şehir, bu aktiviteleri kendisine o kadar yakıştırdı ki, Erzurum ve Sivas giriş noktalarına üzerinde doğa sporlarının fotoğrafları olduğu ‘Sınırlarını zorla Doğu’ya yönel’ levhaları asıldı.

GÖKYÜZÜNDE ÖZGÜRCE UÇTULAR

Deniz seviyesinden 3 bin 200 ve 3 bin 500 metre yükseklikteki Keşiş ile Munzur Dağları, çeşitli sporların yapılmasına büyük avantaj sağlıyor. 2010 yılında Türkiye Yamaç Paraşütü Şampiyonası’na, bu yıl da Dünya Yamaç Paraşütü Şampiyonası’nın mesafe ayaklarından birine ev sahipliği yapıyor. Erzincan Valiliği, Belediye, Dünya Yamaç Paraşütü Federasyonunun geçtiğimiz hafta düzenlediği organizasyona İsviçre, Çek Cumhuriyeti, Rusya, İran, ABD, Makedonya, Slovenya, Fransa, Japonya, Hindistan, İngiltere, Ukrayna, Slovakya, Bulgaristan, İspanya, Belçika, Danimarka ve Türkiye’nin aralarında bulunduğu 78’i yabancı toplam 150 sporcu katıldı. İlk gün THK pilotları, gösteri ve uçuşlar düzenleyerek şampiyonaya katkı sağladı.

TARİH İLE İÇİÇE YARIŞMA

Yarışmalar kent merkezine 15 kilometre uzaklıkta bulunan Çakırman Köyü yakınlarındaki 2 bin rakımlık Çakırman Tepesi’nde yapıldı. Pilotlar 91 kilometreye ulaşan mesafelerde dereceye girebilmek için yoğun çaba sarf etti.

Oldukça çekişmeli geçen şampiyonada küçük kazalar da meydana geldi. Kayalıklara düşen iki sporcu 3’ncü Ordu ve 2’nci Ordu Komutanlıklarından gelen helikopterler ile kısa sürede müdahale edilerek kurtarıldı.

Ödül töreni Fevzipaşa Caddesi üzerinde bulunan Saat Kulesi önünde yapıldı. Dereceye giren sporcular ve protokol hep birlikte halay çekip eğlenerek organizasyonun sorunsuz tamamlanmasını kutladı. Şampiyonanın en büyük sürprizlerinden birini, Dünya Yamaç Paraşütü Federasyon Başkanı Goran Dimitrovski yaptı. Dimitrovski, 2012 yılında Dünya Yamaç Paraşütü Süper Finalinin Erzincan’da yapılacağını söyledi.

ADRENALİNİN BAŞKENTİ

Kent merkezine yaklaşık 20 kilometre mesafede bulunan Girlevik Şelalesi, yerli ve yabancı turistlerin ilgi odağı olurken, Kemah, İliç ve Kemaliye ilçeleri doğal güzellikleriyle öne çıktı. Tercan’da Orta Çağ’a ait Mama Hatun Türbe ve Kervansarayı tarih meraklılarının ilgisini çekerken, Otlukbeli ilçesindeki krater gölü, bölgenin diğer bir turizm zenginliği oldu.

Yaylabaşı Ardıçlı Gölü, Bayırbağ’dan başlayarak Yedigöller ve Aygır Gölü güzergahında treaking ve kaya tırmanışı, Esence, Yedigöller, Refahiye Dumanlı ormanlarında ve Bayırbağ Değirmenönü mevkiinde kampçılık yapılıyor. Tercan Baraj Gölü, su kayağı için el verişli bir merkez halini alırken, Göyne Baraj Göleti de bu spor için önemli bir su kaynağı.

RAFTİNG

Erzincan’ın heyecan tutkunu sporcuları etkilediği en önemli spor dallarından biri de rafting. Özellikle mayıs ayında 6’lık ve 5’lik rapitler oldukça fazla. Yollar üstü Mutu arasındaki parkurun uzunluğu 40 km’yi buluyor. Mayıs ayından sonra suların azalmasıyla Sansa - Bağlar mevkinden (Erzincan - Erzurum Kara- yolu 55 km) Mutu’ya kadar 26 km’lik bir parkur var. Bir tane 5’lik, 3 tane 4’lük, 5 tane 3’lük, 1 tane 2’lik rapit oluşuyor. Parkurun diğer bir özelliği, Erzincan-Erzurum kara ve demiryolunu takip etmesi.

KIŞ SPORLARI

Erzincan’da hali hazırda Sivas yolu üzerinde bulunan Yıldırım Akbulut Kayak tesisleri var. Burada kayak yapabiliyor. Kentin büyük umutlarından birisi de Ergan Dağı projesi. Kış turizmine yönelik hazırlanan proje kenti bölgenin en önemli kış turizm merkezi haline getirilmesi amaçlanıyor.


TERMAL TURİZM

İl merkezine yaklaşık 11 kilometre uzaklıktaki Ekşisu adı verilen Böğert maden suyu, sağlık yönünden oldukça önem taşıyor. Suyun anemi, karaciğer, mide, bağırsak ve safra yolları hastalıklarına iyi geldiği söyleniyor.

Kaynak:
https://www.hurriyet.com.tr/doga-spor-adrenalin-baskenti-erzincan-18067710
Share:

Merhum Vali Recep Yazıcıoğlu'nun hayali gerçekleşti



Merhum Vali Recep Yazıcıoğlu'nun hayali gerçekleşti
23.02.2013

Erzincan’ın en büyük projelerinden biri olan ve bugüne kadar yaklaşık 45 milyon lira harcanan Ergan Dağı Kayak Merkezi, Uluslararası Dağ Kayağı Birinci Ayak Şampiyonası ile hizmete açıldı. 3 bin 258 metre yüksekliğindeki Munzur Dağı eteklerinde bulunan 2 bin 970 metre yüksekliğindeki Ergan Dağı Kayak Merkezinin açılış törenine Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Abdurrahman Arıcı, Vali Selman Yenigün, Belediye Başkanı AK Partili Yüksel Çakır, AK Parti Erzincan Milletvekili Sebahattin Karakelle, Ulaştırma Bakanlığı Müsteşarı Habib Soluk, DHMİ Genel Müdürü Orhan Birdal, Türkiye Dağcılık Federasyonu Başkanı Alaattin Karaca, Dünya Dağ Kayağı Federasyonu (ISMF) Başkan Yardımcısı Lluis Lopez, kurum ve kuruluş müdürleri ile vatandaşlar katıldı.

Teleferikle törenin yapılacağı alana gelen Bakanlar Binali Yıldırım, Suat Kılıç ile Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Arıcı çiçeklerle karşılandı. Mehteran ve Halk Oyunları ekiplerinin gösterisini izleyen Bakan Suat Kılıç, halk oyunları ekibinin gösterisini cep telefonuna kaydetti. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından bir konuşma yapan Türkiye Dağcılık Federasyonu Başkanı Alaattin Karaca, Uluslararası Ergan Dağı yarışmasının Türkiye’de organize edilen ilk uluslararası dağ kayağı yarışması olduğunu belirtti.

Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım yaptığı konuşmada Ergan Dağı’nın hayalden gerçeğe dönüştürmek için bir çok gelmiş geçmiş yöneticilerin, gayreti olduğunu anımsatarak, 

"Vali merhum Recep Yazıcıoğlu’nun hayali var. Nihayet yarım asra varan bu hayal bugün gerçek oldu. 

Yıl 2006... Ergan Dağı hayali halan hayal olmaya devam ediyor. Bakanlar Kurulu’ndan o tarihi karar çıkıyor. 2006 yılındaki Bakanlar Kurulu Kararı diyor ki ‘Erzincan Ergan Dağı kış sporları ve turizm merkezi olarak ilan edilmiştir.’ Her şey bundan sonra başlıyor. 

Hayallerin gerçek olduğu, bu güzel kar yağışında bu güzel günde Ergan Dağı bağrını uluslararası bir yarışma ile açıyor. Hayırlı uğurlu olsun. Bu tesis sıradan bir tesis değil. Bu tesis 12 kilometre ile kayak pisti uzunluğu bakımından dünyanın önde gelen tesislerinden bir tanesidir." 

dedi.

Kaynak:  
https://seyahatdergisi.com/wp-content/uploads/2015/10/Ergan-Kayak-Merkezi-Pist-Haritasi.jpg
https://www.hurriyet.com.tr/teknoloji/merhum-vali-recep-yazicioglunun-hayali-gerceklesti-22667156
Share:

En Popüler Yayınlar

ETİKETLER

17. Yıl (1) 1921 (1) 1939 Erzincan Depremi (1) 1990-2000 (1) 1999 seçimleri (1) 28 Şubat (2) 3Y Kuralı (1) 68 Kuşağı (1) 7. Beş Yıllık Kalkınma Planı (1) 77. Yıl (1) Açık Kapı Politikası (2) Adana (1) Adana Bahçe (1) Adem-i merkeziyet (1) Ademi Merkeziyet (1) Adnan Kahveci (9) Afrika (1) Afyonkarahisar Valisi İrfan Balkanlıoğlu (1) Ağrı (2) Akçakoca (2) Akçakoca Kaymakamlığı (1) Alaca (1) Alaca Kaymakamı (1) Ali Aygören (1) Ali Coşkun (2) Ali Çoşkun (1) Ali Demirsoy (1) Alkol (1) Altın Yıllarında Tokat (1) Anayasa (2) Anı (1) Anılar (11) Ankara (2) Ankara Valisi Nevzat Tandoğan (1) Anma (1) Apartman Yöneticiliği (1) Ardanuç (1) Arkadaşları (1) Aşırı Merkezileşme (1) Atamalar (1) Atilla Şahin (1) Avrupa Birliği (2) Ay TV (2) Aydın (25) Aydın Havaalanı (1) Aydın Marangozlar Odası (1) Aydınlarımız (1) Ayhan Aykanat (1) Ayşe Kulin (14) Ayşegül Ünsal (1) Ayvacık (1) Bahçe (1) Bahçelievler Belediyesi (1) Bakanlık Sayısı (1) Bankamatik Valisi (1) Basın Toplantısı (1) Başbağlar (6) Başbakanlık (1) Başbaşa (1) Başhekim (1) Başhekimin Odası (1) Başörtüsü (2) Başpınar Köprüsü (4) Bekir Aksoy (1) Belediye Başkanı Talip Kaban (1) Besim Tibuk (1) Beşköy Beldesi (1) Betül Kocabay (1) Biga Kaymakamı Fatih Genel (1) bildiri (1) Bir Kent- Bir Adam- Bir Yorum (1) Bitmeyen Senfoni (1) Bolu (1) Bordro (1) Botanik (1) Bozdağ Kayak Merkezi (1) Bu Sistem Değişmeli (3) Butto (1) Bülent Ecevit (2) Bürokrasi (12) Bürokrasi Hastalığı (1) Bürokrat (1) Bürokratik Cumhuriyet (1) Büyük Tokat Oteli (1) Can Air (1) Cemal İncesoylar (1) Çadır (1) Çalıştay (1) Çanakkale (1) Çoğulcu Yapı (1) Çorum (2) Daimi Koçak (1) Daire Müdürleri (1) Dava (1) Demokrasi (10) Demokratik Cumhuriyet (1) Denetim (1) Deniz Baykal (1) Denizli (26) Denizli Belediye Başkanı (1) Denizli Depremi (1) Depolitizasyon (1) Deprem (3) Deprem Mühendisliği (1) Deprem Projesi (1) Destek (1) Devlet (1) Devlet Planlama Teşkilatı (1) Devlet-Millet İşbirliği Projesi (1) Devletin Bekası (1) Doğa Sporları (13) Doğa Sporları Festivali (1) Doğa Sporları ve Çevre Birliği (1) Doğa Tutkunu (1) Doğu Anadolu Araştırmaları (1) Doktora Tezi (2) Dost-Düşman (1) Dördüncü Murat (1) Düşünce Özgürlüğü (1) Düşünen Vali (1) Eğin (2) Eğitim (2) Ekonomik Kriz (1) Ekşisu (1) Eleştiri (2) Elvan Feyzioğlu (1) Erdal Beşikçioğlu (6) Ergan Dağı Kayak Merkezi (3) Ergan Dağı Projesi (1) Erozyonu Önleme (1) Erzincan (41) Erzincan Depremi (17) Erzincan Havacılık Taşımacılık ve Turizm A.Ş (Erhat) (2) Erzincan İl Özel İdare (1) Erzincan Kanunu (1) Erzincan Turizm (1) Erzincan Valisi Ali Arslantaş (1) Eserleri (1) Evlilik (1) Eyalet (1) Eyalet Sistemi (1) Eyüp Eroğlu (1) Faili Meçhul (1) Fatih Kılıç (1) Fatih Kısaparmak (1) Fatma Yazıcıoğlu (1) Fehmi Koru (1) Ferudun Çelikmen (1) Fıkra (1) Fikret Bila (2) Film (2) Fransa (2) Girişim ve Dayanışma Derneği (1) Girişimci Bürokrasi (1) Girişimci Bürokrat (1) Girişimcilik (1) Girokrasi (1) Girokrat (1) H. Aliyar DEMİRCİ (1) Haber (2) Hakem Devlet (1) Halası Meryem Yazıcıoğlu (1) Haliç Toplantıları (1) Halil İbrahim Özdemir (2) Halil Rıfat Paşa (1) Halim Gençoğlu (1) Halkın Yönetime Katılımı (1) Hammurabi (1) Hamur (2) Hamur Kaymakamlığı (1) Hantal devlet (1) Hasan Basri Aktan (1) Hatay (1) Havayolu Şirketi (1) Hayat Felsefesi (1) Hediye Kitap (1) Hızır Paşa (1) Hidroterapi (1) Hikmet Köksal (3) Hizmet Makamı (1) Hürsöz Gazetesi (2) Hüseyin Sipahi (1) IMF (1) IV. Murat (1) İbn Kemal Sempozyumu (1) İbrikçibaşı Hikâyesi (2) İçişleri Bakanı (1) İçişleri Bakanlığı Genelgesi (1) İdari Reform (1) İdris Küçükömer (1) İl İdare Kanunu (1) İl Sayısı (1) İlber Ortaylı (5) İlçe Meclisleri (1) İletişim (1) İliç (1) İmla (1) İnsan (1) İsmet Ülker (1) İstanbul (2) İstisna Vali (1) İsviçreli Bolongarden firması (1) İş Ahlakı (1) İşkence (1) Jeotermal (3) Jürgen Habermas (1) Kalkandere (2) Kalkandere Kaymakamlığı (1) Kalkınma (2) Kamu Yöneticisi Davranışı (1) Kamu Yönetimi Reformu (2) Kamuda Tükenmişlik (1) Kamuda Yeniden Yapılanma (1) Kanal 7 (1) Karakol (1) Karanlık Kanyon (3) Karasu (1) Karikatür (1) Kasım Özsoy (1) Kayıtdışı Ekonomi (1) Kaymakam Dizisi (1) Kazım Erdem Özsoy (4) Keban Barajı (2) Kemah (1) Kemaliye (9) Kenan Evren (3) Keşiş Dağı (1) Kırıkhan (1) Kızılay (1) Kişilik (1) Kişisel Gelişim Lideri (1) Kitap (6) Kitaplar (1) Konferans (1) Konuşan Vali (1) Konuşma (3) Koruma (1) Koşullanmama Hakkı (1) Köksal Pabuçcu (3) Köprü (15) Köprü Dizisi (16) Köprü Filmi (2) Köşe Yazısı (49) Kurtarıcı Beklemek (1) Kuvvetler Ayrılığı (1) Kütüphane Seferberliği (1) Laiklik (3) Liyakat (1) Mahalli idare reformu (1) Mahalli İdareler (1) Mahkeme (1) Mahmut Balcı (2) Makale (5) Makam Arabası (1) Mamudizim (1) Marmara Depremi (2) Mehmet Akif Bal (1) Mehmet Emin Ulu (1) Mehmet Kemal Yazıcıoğlu (11) Mektup (1) Melih Aşık (1) Memur (1) Merkez Valiliği (12) Merkezi İdare (7) Meryem Yazıcıoğlu (6) Mesai Arkadaşları (1) Mesut Yılmaz (2) Mezar Taşı (1) Milas (1) Milliyet (1) Minibüs (1) Motosiklet (1) Muğla (1) Muhalif Bir Yazar (1) Muhammet Negiz (6) Muhtar (1) Munzur Dağı (1) Munzur Dağları (1) Mustafa Yazıcıoğlu (7) Mülkiyeliler Birliği (1) Mümtaz Soysal (1) Müzakereci Demokrasi (1) Müzakereci demokrasi teorisi (1) Müzakereci paradigma (1) Nafiz Özmen (1) Nahit Menteşe (1) Ne Yan Yana Ne Karşı Karşıya (2) OHAL Valisi (1) Okul Yapımı (1) Organik Tarım (1) Orhan Öztürk (1) Osmanlı (1) Osmanlı Sistemi (1) Ozan Balcı (1) Ömer Faruk Ünal (1) Ömer Lütfi Mete (1) Ömer Yaşın (1) Örnek Vali (1) Özel İdare (1) Özel İdare Kanunu (1) Özgürlük (2) Özsöz Gazetesi (1) Pamukkale (1) Panel (1) Paraşüt (2) Paşabatıran (1) Paşayaylası Oteli (1) PDF (1) Phoma Recepii (1) Polis (6) Polis Devleti (2) Polislerin Yürüyüşü (1) Popülizm (1) Prens Sabahattin (1) Prof. Dr. Ahmet Mete Işıkara (1) Prof. Dr. Ahmet Şimşirgil (1) Prof. Mustafa Said Yazıcıoğlu (11) Profesör Dr. Osman Altuğ (2) Protokol (1) Psaphellus Recepii (1) Radikal demokrasi kuramı (1) Radyo Programı (2) Rafting (7) Recep Tayyip Erdoğan (1) Recep Yazıcıoğlu (1) Recep Yazıcıoğlu Belgeseli (2) Recep Yazıcıoğlu Düşünce (1) Recep Yazıcıoğlu Düşünce Grubu (1) Recep Yazıcıoğlu Köprüsü (2) Recep Yazıcıoğlu Kültür ve Dayanışma Derneği (1) Recep Yazıcıoğlu Müzesi (1) Recep Yazıcıoğlu Örneği (1) Rize (1) Robinson Crusoe (1) Röportaj (5) Rusya (1) Rüveyda Yazıcıoğlu Durmaz (1) Sadettin Tantan (3) Sağlık Turizmi (1) Sait Yazıcıoğlu (2) Sansa Boğazı (1) Saydamlık Eksikliği (1) Sedef Kabaş (2) Sedef Kabaş ile Potreler (1) Selma Yazıcıoğlu Özcan (1) Seminer (1) Sempozyum (2) Sendikalar (1) Sıradışı Bir Vali Recep Yazıcıoğlu (1) Sigara (1) Sistem (2) Sivil Anayasa (1) Sivil Toplum (4) Siyaset (2) Sosyal Adalet (1) Söke (1) Söyleşi (13) Sözlü Tarih (1) Sözün Özü (1) Stajyer Kaymakam (1) Su Kayağı (1) Su Sporları (1) Susurluk (1) Sükuti Tükel (1) Süleyman Demirel (4) Süper Vali (2) Sürmene (2) Şarkı (1) Şemsi Denizer (1) Şevket Gültekin (1) Şiir (2) Taha Akyol (1) Tamer Aksoy (1) Tanıklar (1) Tansu Çiller (1) Taş Yolu (3) Taşra Örgütleri (1) Taşyolu (1) TBMM (1) Tebdil-i Kıyafet (1) Tebliğ (1) Teknik Devlet (1) Tembellik ve Beleşçilik Kültürü (1) Terör (2) Tez (2) Tınaz Titiz (2) Tiyatro (1) Tokat (45) Tokat Hava Yolları (1) Tokat Modeli (1) Tokat Özel İdare Uygulaması (1) Tokat Turban Turizm AŞ (1) Toplum (1) Toplumsal Barış (1) Toplumsal İnisiyatif (1) Toplumsal Uzlaşma (1) Trabzon (6) Trafik Cezası (1) TRT (1) Turan Yalçın (6) Turgut Özal (12) Turizm (1) Turizm Bakanı Ahmet Tan (1) Turizm Potansiyeli (2) Turizme Maya (1) Türban Krizi (1) Türk Hava Kurumu (1) Türk İdareciler Günü (1) Türk Modernleşmesi (1) Türkiye markası (1) Türkiye Turizm Ansiklopedisi (1) TÜSİAD (1) TV Programı (2) Twitter (1) Uçak (1) Uğur Mumcu (1) Üniversiteler (1) Üniversitesi Hukuk Fakültesi (1) Vali (2) Vali Abdulkadir Demir (1) Vali Filmi (1) Vali Recep Yazıcıoğlu Kongresi (1) Valilik (1) Van Depremi (1) Vasiyeti (4) Vefat (18) Vefat Yıldönümü Mesajı (1) Vergi (2) Yamaç Paraşütü (4) Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı (1) Yasa Tasarısı (1) Yasakçı Vali (1) Yavuz Donat (1) Yayla Turizmi (1) Yazmacılar Hanı (1) Yeni Erzincan Nasıl Kuruldu ve Niçin Bitirilemedi (1) Yeni Şafak (1) Yerel İdareler (4) Yerel Yönetimler (10) Yerel Yönetimler Reformu (1) Yerel Yönetimler Yasa Taslağı (1) Yerel yönetimlerin güçlendirilmesi (1) Yerelleşme (2) Yetki (1) Yıldırım Akbulut (1) Yılmazlar Köyü (1) Yolsuzluk (2) Yöneticilikte Örnek (1) Yönetim (1) Yönetim tarzı (1) Yönetime Politik Etkiler (1) Yüksek Lisans Tezi (1) Zeki Demirbaş (1) Zenci (1) Ziya- ül Hak (1) Ziyaretçi (1)

Translate


Yürü! Hür mâviliğin bittiği son hadde kadar!... İnsan, âlemde hayâl ettiği müddetçe yaşar. Yahya Kemal Beyatlı

Blog Archive

ÖĞRENMEYİ SEVMEK

"Bilgiye sahip olarak doğmuş birisi değilim. Yalnızca öğrenmeyi ve öğretmeyi seviyorum."
Konfüçyüs

"Bilgi, ahlaki hareketten kalan şeydir."
Nurettin Topçu

Bu Blogda Ara

Link list 3

Blog Archive